2015 yılı ekonomik anlamda nasıl geçti?

Kahramanmaraş olarak değil de Ak Parti’nin ekonomiye siyasi bakışı ile değerlendirilmesi gereken bir konudur. 2015 ekonomik olarak iyi planlanmış bir yıldı. Lakin üst üste 2 seçim yaşandı. Seçimin yanında Ortadoğu ve Suriye krizi hükümetin planlarının bir kısmını uygulayamamasına neden oldu. Birçok olumsuzluğun bir arada yaşanması ekonomiyi olumsuz etkiledi. Buna rağmen Türkiye ekonomisinin iyi durumda olması, ekonomik dinamiklerimizin zarar görmemesi, Ak Parti hükümetinin planlamasının çok iyi olduğunu gösterir. Geçmişle kıyaslandığında Ak Parti daha önceden planlamış olduğu ekonomik dengeyi çok iyi korudu.

Rusya krizi hakkında neler düşünüyorsunuz?

Rusya krizi içimizdeki Ruslar tarafından çok yanlış değerlendiriliyor. Uluslararası hukukta yer alan; ‘Eğer bir ülke sizin egemenlik amacınıza müdahale amacı taşıyan, yahut tehdit eden bir hareket yaparsa ve bu hareketten rahatsız olduğunuzu karşı tarafa tebliğ ederseniz angajman kuralları değişmiş demektir. Rusya Eylül ayında bizim hava sahamızı defalarca ihlal etti. Sadece Rusya’yı değil Birleşmiş Milletleri bile uyardık. Bizim hava sahamızın bir daha ihlali halinde, kim olursa olsun kendi angajman kurallarımızı uygulayıp buna karşı bir yaptırım uygulayacağız diye tebliğ ettik. Bu tıpkı borç ödeme belgesi gibidir. Rusya buna rağmen bunu göze aldı ve bizde düşürdük.

Rusya’nın tepkisi kendinin dünyanın süper gücü zannetmesindendir. Ben yaparsam olur ama başkaları yapamaz diyor. Bazen insan kendine aşırı güvendiği zaman kuralları hiçe sayar. Rusya’da kuralları hiçe saydı bizde gerekeni yaptık.

Artık Türkiye’nin güçlü bir siyaset yapısı var. MHP’de bu konuda daha mantıklı bir duruş sergiledi. Bizim güçlü bir siyaset yapımız var ki; Angajman kurallarını değiştirdik, bize karşı yapılan müdahaleye sessiz kalmadık, bu olaydan sonraki tehditlere meydan vermedik. Bu bir imajdır. Dünyaya verilen mesajdır. Pardon yanlışlık oldu deseydik, bizi ezerlerdi. Biz oyunu kurallarına göre oynadık. Biz güçlü bir ülkeyiz. Bu oyunu bozan cezasını çeker. Bu mesaj bizim saygınlığımızı artırdı. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız bu olayda Türkiye’yi bir adım daha öne taşıdı.

2016 yılından ekonomik ve siyasi beklentileriniz nelerdir?

2016 yılı çok güzel başladı. Allah’ın izniyle de bu şekilde gidecek. Seçimlerde vaatlerimiz, Ak Parti’nin yapmakta zorlanacağız şeyler değildi. Dar gelirli insanların hayatına bir anlamda nefes katacak düzenlemeler yaptık. Bunlardan en önemlisi asgari ücretti. Bununla ilgili kararlılığımızı gösterdik. 2016 yılında çok güçlü bir iktidar var. Bu çok güçlü iktidarın temeli halktır. Ak Parti ailesini güle oynaya vazife başına getirdiler. Ak Partililer olarak 1 Kasım’da onların kalbine misafir olabildik.

2016 yılı, arkamızda çok güçlü bir halk desteği olduğu için güzel geçecek. Elimizde çok güçlü bir iktidar var. Bu çok güçlü iktidar, 2015 Haziran seçimlerindeki handikaplarını kaldırmıştır. O yüzden çok parlak bir siyasi ve ekonomik bir vizyon bekliyorum.

Yeniden gündeme gelen başkanlık sistemi hakkında görüşleriniz nelerdir?

2015 Haziran seçimlerinde başkanlık sistemini öne sürerek seçime gittiğimiz için başkanlık sistemi kötü algılandı. Başkanlık sistemi Belediye Başkanlığının üst versiyonudur. Başkanlık sistemi tek adam otokrasisi, krallık, monarşi gibi kötü tanımlamalar değildir. Başkan doğrudan muhalefet partileri ile çalışacak. Tamamen demokratik bir yönetim şeklidir. Recep Tayyip Erdoğan halkın seçtiği Cumhurbaşkanı ve Ahmet Davutoğlu halkın seçtiği başbakandır. Bu ikili birbirleriyle çok iyi anlaşıyorlar. Eğer bu ikili birbirleriyle bu kadar iyi anlaşmasalardı ne olurdu? Türkiye krize girerdi. Sistem burada kilitlenirdi. Bu sistem teknik olarak kilitlenmesi gereken bir sistemdir. Ama iki tane ufku açık ve zeki siyaset adamları Erk’in başında duruyor. Bundan dolayı bu sistem kilitlenmiyor. O yüzden bu sistemin ortadan kalkması gerekiyor. Eğer bu iki kişi çatışıyor olsaydı, yüzde 52 oy almış Cumhurbaşkanı ‘ bu halk bana yüzde 52 oy verdi.’ Diğeri de diyecek ki bu ‘halk bana yüzde 49 oy verdi’ diyecek. Hangisi birbirine üstün gelecek? Sürekli bir çatışma yaşanacak. Bu çatışmayı önlemenin yegane temeli başkanlık sistemidir.

Ben ülkemin ufkunun çok iyi olduğunu düşünüyorum. Her ne kadar Güneydoğu’da sorun ve savaş ortamı varsa da ben ülkemin ufkunun çok iyi olduğunu düşünüyor ve öyle dua ediyorum. Allah’u Teala Müslümanların daha iyi şartlarda yaşadığı, zulmün sona erdiği ve Müslümanların daima iktidarda olduğu, muhafazakar ve Allah’a inanan insanların başta olduğu bir yıl olmasını temenni ediyorum.