Kahramanmaraş Yeni şafak, Akit ve Milat gazetelerinin il temsilciliğinin yanı sıra Erkır Medya bünyesinde faaliyet gösteren Maraştan’ın 15 Temmuz özel çalışması okuyuculara ulaştı. Milli iradeye sahip çıkma yolunda dev röportajlar gerçekleştirerek Maraştan, 15 Temmuzu unutmadı unutturmadı.

İSKUR Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Kurtul, 15 Temmuz'un yıl dönümüne ilişkin açıklamalarda bulundu.

İşte Kurtul'un açıklamaları;

15 Temmuz  kalkışmasına  tarihi süreç içerisinde  bakmak gerekir. İslamiyet’in Mavera’ün Nehre ulaşması  ve milletimizin İslamiyyet’le  müşerref olmasıyla yönünü batıya dönen milletimiz  Ehl-i Salip’le yüz  yüze geldi. İlay-ı Kelimatullah için 1071  de Malazgirt’le mücadele iyice  yoğunluk kazandı. Hıristiyanlık dünyasının İslamiyet’i  doğduğu yere  hapsetmek için  verdiği Haçlı  saldırıları karşısında  Salaheddin-i Eyubiler,  Kılıç Aslanları buldu. Her saldırıda hezimete uğradı. İslamın kılıcı olan milletimiz  yedi düvele; dinimizi, medeniyetimizi, adaletimizi, insanlık  idealini yaydı. İşte bundan sonra Ehl-i Saliple Hilalin mücadelesi her platformda devam etti. Eğer deruni düşünürsek 15 Temmuzdaki kalkışmanın arkasında  da  bu mücadelenin  olduğunu  kabul etmemiz hiç de yanlış olmaz.

     Osmanlının küllerinden doğan  genç Türkiye Cumhuriyeti  Devleti 1923 te  bedeli kan ve göz yaşı olarak kuruldu. Emperyal devletlerin Birinci Dünya Savaşında  top yekun Osmanlıya saldrmaları onların içlerinde  sakladıkları gizli emellerinin  su yüzüne çıkmış halidir. İşte milletimizin   imanı, inancı sayesinde genç Türkiye cumhuriyeti devleti  doğmuştur. Onun palazlanması, ilerlemesi , yücelmesi, dünya milletler ailesi içerisinde onurlu bir yere sahip olması onları işine gelmez. Her defasında başlarına bir bela sarmak gerekir. İşte bu  belalardan biri de 15 temmuz  belasıdır. Milletimiz bu badireyi de atlatmayı basireti sayesinde bilmiştir.

     Hedef olarak belirlediğimiz  2023  hedeflerimize mutlaka ulaşacağız. Bu son yüzyılda hedefimize ulaşmamızı engelleyecek güçler olacaktır. Dış destekli 27 Mayıs 1960  ihtilali  ilk ayak bağlarımızdan biridir. İhtilalin arkasından yapılan anayasa on yıl bile dayanamamıştır. Rahmetli Menderes’in Atlantik’in  ötesinin kötü niyetini sezinlemesi bu askeri müdahaleyi getirmiştir.  Emperyaller ara ara 4 kez bu kabil müdahalelerle  bizi tökezletmişlerdir. Bunlardan 12 Eylül müdahalesi gene başımıza çoraplar örmüş,  deldirtmeyiz ,denilen anayasa  değişikliklerle kevgire dönmüş. Son  halk oylamasıyla  15 maddesi de değiştirilerek düzenleme yapılmıştır. Dileğimiz  odur ki sivil bir anayasaya kavuşarak esenliğe çıkalım.

     22 şubat 1962 de Talat Aydemir, Fethi Gürcan ve arkadaşlarının Harp Okulu öğrencileriyle  yaşattıkları olayı, 15 Temmuzda da bize  bir kez daha yaşatmaya çalıştılar. Milletimiz badireyi  önder, ,lider Tayip Erdoğan sayesinde atlatmayı bildi. İzmir’de Kestane Pazarında   zuhur eden Fethullah  Gülen kimin nesiydi ki ona el atıldı. Milletimizin en büyük hususiyeti dini istismar edildi.  Tefekkür  edince bu projenin; anayasası, yasaları, yönetmelikleri ,talimarları, hareket planları hep  Atlantik ötesinden. Hedef Türkiye’yi diz çöktürtmek…İnsan düşününce dehşete kapılıyor. Sen yurt içinde,  gerekse yurt dışında 160 okul açacaksın hepsi de Amerikan lobisi oluşturmak için. Finansmanı Tükk iş adamları, emekçileri bu milletin zavallı çocukları. Gafillerin beyinleri uyuşturulmuş ,man gut edilmişler. Özellikle Akıncılar Üstündeki  pilotlar…Nasıl olur, kendi meclisini bombala, Gölbaşındaki Polis Harekat Başkanlığını makinalı tüfek ateşine tut, köprüde insanları tankla ez? Kendi canın ciğerin ,evladın…Hiç bağışlanır değil…

     Kefeni koltuğunda  büyük Türkiye ideali için yola çıkan Binali Yıldırım’ın, gerekse büyük devlet Adamı cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın, sokağa çıkın, çağrısı 15 Temmuzun unutulmazlarındandır. Verilen salalar  kurtuluşun ilanıdır. Hesap  Allah’ın  hesabı yanılmaz.!!!